23 Ekim 2012

BAYRAM SABAHLARINDA BABAM...

Bayram sabahları...Çocukluğumun o güzelim bayram sabahları...
Erkenden kalkmak isterdim.Babamın bayram namazına gidişini ve dönüşünü görmek isterdim. Beklerdim Onu...
Namazını kılar, gelir ve ilk onun elini öpen ben olmak isterdim...Çok hoşuna giderdi...Her zaman olduğu gibi bunu pek belli etmez, minik bir gülümseme belirir yüzünde ve saçlarımı okşardı...
Hep çekingen, hep çok efendi, hep bir mahçup...
Aile yavaş yavaş kalkar, annem çoktan kahvaltıyı hazırlamıştır...Hep beraber kahvaltı yapılır ve sonra, babam bize ufak bir işaret yapar ve üç çocuk, babamın peşinde anneme iyi bayramlar kutlaması yapardık. Annem de her zamanki gibi, babamın şaka ve takılmalarına sinirlenir, oflar, poflar ama içten içe de keyiflenirdi. Babam hep şakalar yaptı, annem hep kaçtı, "yapma" dedi.
Ne güzel günlerdi...En güzel kıyafetler giyilir. Babam, diğer bayramlarda olduğu gibi, o bayramda da bizim yüzümüzü güldürdüğü için mutlu...Önünde bayram ziyaretine gidecekleri listesiyle, annemin peşinde dört dönerdi. Annem de hep, "Bu bayram lütfen tüm listeye gitmeyelim, biraz da onlar gelsin" gibi gibi, kaçmak ve gitmemek için bir dolu bahane yaratırdı. Babam buna çok takılır, üzülür hatta, ufak çaplı tartışırlardı bile:)
Sonuçta aile, akraba, komşu ziyaretlerine mutlaka giderlerdi. Şimdi...Bu bayram...Ben yine annemle, kardeşlerimle bir bayram kutlayacağım. Babamsız bir bayram... Eksik bir bayram...Onun listeleri, takılmaları, bayram namazı, pırıl pırıl gülen gözleri olmayan, hayatın gerçeklerini net hatırlatan bir bayram...Bazı kayıplar insana çok ağır gelebiliyor..."Yaşarken kıymet bilmek" diye bir gerçek daha var ki, işte bunu hiç ertelemememiz gerekiyor...Herkese güzel bayramlar...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder